Değişimi Farkındalıkla Yakalayın...
Yazan: Başak Kitapcı / Aile İşletmeleri İçin CEO Geçiş DanışmanıYayınlanma Tarihi: 20.09.2019
Dünyamız, yaşam koşullarımız, mutluluk veren konularımız, iletişim kanallarımız, eğitim modellerimiz, güzellik anlayışlarımız, yazlarımız kışlarımız hızla değişiyor. Öğrenmeye ve yeniliklere ne kadar açık olduğumuz her ortamda sorgulanıyor. “Bugün ne yaptın” sorusuna verdiğimiz cevap yanımızdakinden ne kadar farklı ise, o kadar akıllı, başarılı ve farkındalığı yüksek kişiler olarak kabul ediliyoruz.
“Farklılaşmak” en başta kişinin kendine verdiği önemle başlıyor. Ne olmak istediğiyle devam ediyor. Azim ve yaşam enerjisiyle tetiklendiğinde ortaya hayranlıkla baktığımız, feyz aldığımız, izini sürdüğümüz, çok da fazla bulunmayan ama her ortamda parlayan kişiler ortaya çıkıyor.
“Farklılaşmak” en başta kişinin kendine verdiği önemle başlıyor. Ne olmak istediğiyle devam ediyor. Azim ve yaşam enerjisiyle tetiklendiğinde ortaya hayranlıkla baktığımız, feyz aldığımız, izini sürdüğümüz, çok da fazla bulunmayan ama her ortamda parlayan kişiler ortaya çıkıyor.
Nasıl farklılaştıklarını hiç düşündünüz mü?
Değişim, reddedebileceğimiz ya da hayatımıza sızmaya çalışan bir konu olmaktan çıkalı çok oldu. Durumu kabul ederek, tartışarak, adaptasyonu sağlayarak yaşama devam etmek geride kaldı.“Farklılaşmak” başarının ön koşulu..
• Sizi farklı kılan ne, hiç düşündünüz mü?Tüm yapılanlar ve yapılmak istenenler, varılmak istenen noktaya hizmet eder.
• Siz nereye varmak istiyorsunuz?
Güçlü bir sebep, hayal, amaç ya da hedef, bizi gerçekten biz yapar.
Gerçek amaçlarımızı biliyor, bildiğimizi sanıyor ya da hiç düşünmemiş olabiliriz. İlk adım, “O her neyse bulun”.. Dünyada amacı bulmaya yönelik bilimsel binlerce araştırma ve çalışma yapılıyorken, modeller ve araçlar oluşturuluyorken, inanın bu konuya zaman harcamaya ve kafa yormaya fazlasıyla değer.
İkinci adım, kendimizi tanımak..
• Neleri iyi yapıyorsunuz?
• Neleri daha iyi yapabilirsiniz?
• Etki alanlarınız, güçlü ya da zayıf değerleriniz neler?
Kendimizle ilgili tespitlerimiz ne kadar gerçekçi ise, o kadar hedeflediğimiz yere yakınızdır. Güçlü olduğumuz alanlarla “harikalar yaratmak” üzerine yolumuzu almalıyız. Bizleri farklı kılacak olan, doğuştan gelen ve hep farkında olduğumuz, güzel bir ses, dil öğrenmeye yatkınlık ya da çizim becerisinden çok daha fazlasıdır. Bu güçlü alanlar yalnızca yetkinlikler değil, aynı zamanda yansıttığınız ruhumuz, hissettiğimiz duygularımızdır. Amacımızı, hedefimizi, çizdiğimiz yolu ortaya koyduğumuzda, kendimizi keşfederek, gücümüzü görerek, inancımızı arttırarak, enerjimizi yükselterek “FARKLI” olduğumuzun farkına vardığımızda , artık istesek de hiç bir zaman “AYNI” olamayacağız.
Değişen dünyada, öğrenciler, çalışanlar, yöneticiler, girişimciler hatta ebeveynler ve eşler olarak, tüm rollerimiz için, başarıyı ve mutluluğu yakalamak, bir adım ilerisinde sürdürülebilirliğini sağlamak için fark yaratmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Çalıştığımız şirkette bizimle aynı işi yapan onlarca insanın arasından sıyrılmanın, görevlerimizi yerine getirerek, etik kurallara uyarak, hedeflerimizi gerçekleştirerek mümkün olmadığının farkındayız. İş kurmaya karar verdiğimizde ancak müşteriye fayda sağlayacak ürünü, farklı hizmet anlayışıyla, rakiplerden üstün kılacak şekilde sunarsak, bu işi tutturabileceğimizin de bilinç seviyesindeyiz. Monotonlaşmış bir evlilik, eski nesil ebeveyn yaklaşımı, yalnızca ödevleri yapmakla yetinilen bir okul hayatının da çıktıları çok benzer olacaktır.
Hayattaki tüm rollerimizde mutluluk ve başarıyı yakalamak için ihtiyacımız olan yaşam enerjisini damarlarımızda hissetmek ancak amaçlarımızı bulmakla, hedeflerimizi tespit etmekle, gerçekten ne istediğimizi bulmakla mümkün.
İşin tam ve zamanında yapılması, bir çalışanın işini performe etmesi ve kazandığı paranın karşılığını vermesidir. Performe etmek için fazla mesai yapmak, iyi bir çalışan olmak adına ek verilen işleri yapmak, aynı iş için gereğinden fazla çaba sarf etmek başarı göstergesi değildir. Bunları yaptığınız için aldığınız teşekkür ya da takdirlerle motive olmak, alamadığımızda beklemek doğru değildir. Şirketin, yönetimin, yöneticilerin beklenti ve hedefleri dışında katkı sağlayacak, yapılan işi yeni bir yöntemle farklılaştıracak, daha iyi bir sonuca götürecek, diğerleri tarafından örnek alınacak bir çalışma yöntemi oluşmasına yol açacak bir hedefi belirlemek değişimin ve fark yaratmanın ta kendisidir.
İş Sahibi olarak hedef para kazanmak olmadığında değişim başlar. Doğru ve gerçekçi, işletmenin kaynaklarının kabiliyetini göz önünde bulundurarak yapılan ve uygulanan bir stratejik planın sonucudur “para kazanmak”, hedef değildir. Değişim, yaşam döngüsünden sıyrılarak, amaçları belirleyerek başlar. Hayat içinde bize kendimizi başarısız, güçsüz, iyi hissettirmeyen dönemlerin, bir ayağımızı boşluğa düşüren anların temelinde kaliteli ve gerçekçi olarak oluşturulmamış amaçlar, farkında olunmayan sebepler yatar. İç dünyamızın derinine inmek, güçlü kaslarımızı çalıştırmayı öğrenmekle, var olan benliğimiz farklılaşarak yeniden doğar.